MENÜ ☰
ATA-AÖF’te Sınavsız İkinci Üniversite Ön Kayıtları Devam Ediyor
Büyük Erzurum Sofrası
Öztürk Akkök
Güllülü ve bir su hikayesi


ERZURUM’un henüz “büyükşehir” unvanını alıp da inişe geçmediği, belediyenin çoğu pek de işe yaramayan daire başkanlıkları ile dolmadığı, o başkanlıkların yetersiz ve yeteneksiz çoğu insana “saltanat kayığı” haline getirilmediği, siyasetin değil, liyakatin hizmete egemen kılındığı, ahalinin yüzünün güldüğü, dostluk ve arkadaşlık bağlarının çürük balya ipi gibi dayanıksız olmadığı, Cumhuriyet adının ayrıcalık kattığı caddenin cıvıl cıvıl görüntü verdiği yıllarda Belediye Başkanı seçilmişti Necati Güllülü…

*Ülkü Ocakları’nda yetişen, Milliyetçi Hareket Partisi’nde (MHP) bir dönem il başkanlığı yapan Necati Güllülü, Erzurum Belediye Başkanı olarak hizmet verdiği yıllarda, ılımlı, Anavatan ekolüne uygun bir yol izledi. Kendine özgü davranışı, çıkışı, tatlı sert tutumu ile kendini siyaset camiasına kabul ettiren Necati Güllülü ile tanışıklığımız o döneme rastlar.

*Kavgadan, dövüşten, sertlikten yana olmayan; merhamet yumağı ile sarmalanmış bir yufka yüreğe sahip olduğu zaman içinde daha iyi anlaşılan Necati Güllülü ile, çok genç bir gazeteci olarak bazen “ağabey kardeş” yumuşaklığında, çoğu zaman da “geçimsiz gelin kaynana” ilişkisine benzer bir yaklaşımla karşı karşıya gelmişliğimiz vardır.

*Necati Güllülü’nün Belediye Başkanlığı ile benim gazetecilikte filizlenmeye başladığım, Hürriyet’in de Erzurum Matbaası’nı faaliyete geçirdiği ve “bölge sayfası” oluşturduğu dönem, aynı yıllara rastlar.

*Erzurum açısından bir büyük prestij yatırımı olarak gördüğüm, sonrasında başka gazete (Tercüman, Türkiye, Zaman) matbaalarının da Erzurum’da kurulmasına ön ayak olan Hürriyet’in o tek yapraklık bölge sayfası, haber açlığı çeken insanların ihtiyacını gidermeye yetmiş, gazetenin tirajı şehir içinde 10 bine ulaşmıştı. Bu, hiçbir gazetenin ulaşmak bir yana, yanından geçemeyeceği bir rakamdı. Bugün Hürriyet’in Erzurum’da 200 gazete bile satamıyor oluşu, 10 bin tirajın ne anlama geldiğini ortaya koyar.

*Zannedersem yıl 1985… Erzurum’da her eve bir Hürriyet’in girdiği yıllar. Benim açımdan iletişim fakültesinden çok öte bir değere ve öneme sahip Hürriyet’te, Kadir Sabuncuoğlu yönetiminde, arı gibi çalışarak haber üretiyor, gazetecilik yapıyor, gündem oluşturuyor, halkın sıkıntısını, kentin sorunlarını gündeme taşıyor, takip ediyor, sonuçlandırmaya çalışıyorduk.

*Eşi, yengemiz koah hastası olduğu için, hayatın rotasını Batı’ya çevirmek zorunda kalan ve Balıkesir’in Akçay İlçesi’ne yerleşen Süreyya Çarbaş ağabeyinin Haber Müdürü olarak koordine ettiği ekibin içinde yer alan bir muhabirdim. Her sabah çantamı sırtlanıyor, sokağa çıkıyor akşama doğru çok sayıda şehir haberiyle geri dönüyordum. Bazen de Süreyya ağabey ile birlikte hareket ediyor, ya bölgeye çıkıyor, ya da şehirde seri haberlere ortak imza atıyorduk.

*Bir Ramazan ayında Erzurum’un mahallelerini mercek altına aldık. Semt semt, mahalle mahalle dolaştık, dert dinledik. Ben fotoğraf çekiyordum, Süreyya ağabey de vatandaşla söyleşi yapıyordu.*O gün de Şehitler Mahallesi’ni, mahallenin su sıkıntısı yazmıştık. Büromuz o yıllarda Cumhuriyet Caddesi üzerindeki Ünlüsoy İşhanı’nın üst katındaydı. Öğleden sonraydı. Hatta gün akşama yönelmişti. Kadir ağabey ile Süreyya ağabey, mutat Cumhuriyet Caddesi turuna çıkmıştı, ben büroda yalnızdım.

*Telefon çaldı, ahizeyi kaldırdım çok öfkeli bir ses tonuyla Necati Güllülü karışımdaydı, “Ola ne yazmışsız ele” diye sitem ediyordu. “Ne yazmışız başkanım?” diye sordum. Başkan Şehitler Mahallesi yazısına fena içerlemişti, yalan yazdığımızı iddia ediyordu. Oysa verdiğimiz haber baştan-sona doğruydu çünkü o mahalleye gitmiş, vatandaşla konuşmuş, sorunu, sıkıntıyı yerinde tespit etmiştik. Abdestimizden şüphemiz yoktu.

*Başkan ile telefonda söz dalaşına girdik. O “yalan” diyor, ben “doğru yazdık” diye diretiyordum. Sonunda Başkan, “Yüreğin yetiyorsa gel o mahalleye birlikte gidelim” dediğinde hiç ikilemeden “tamam, geliyorum” dedim.

*Belediye başkanının konutu Lalapaşa Parkı’nın içinde, PTT Başmüdürlüğü’nün hemen ön tarafındaydı. Çantamı kaptım, merdivenlerden hızla aşağı inerken, bizimkiler de cadde turunu tamamlamış geri dönüyorlardı. Merdivenbaşında karşılaştık. Kadir Abi, nereye gittiğimi sordu, Necati Güllülü ile görüşmeye gittiğimi öğrenince, “Süreyya sen de git” dedi, birlikte yola koyulduk.

*Başkan, konutun önünde bizi bekliyordu. Çok asabi olduğu her halinden belliydi. Makam aracıyla birlikte Şehitler Mahallesi’ne doğru yola çıktık. Araç hareket halindeyken telsizden bir anons geldi. Sonraki yıllarda genç yaşta rahmetli olan, yakından tanıdığım zabıta memuru Fahrettin ağabey, “Başkanım, emir buyurduğunuz gibi Şehitler’e geldik, halkı topladık, sizi bekliyoruz” diye anons ediyordu. O ara “Bizi Şehitler’de cümbüş bekliyor” diye düşünmedim değil.

*Şehitler Mahallesi’ne vardık. Epey bi insan toplanmış, belli ki yolumuzu gözlüyordu. Güllülü makam aracından iner inmez karşısına çıkan ilk eve yöneldi ve kapıyı tıklattı. Kapıyı bir yaşlı kadın açtı. Necati Güllülü önce kendini tanıttı, sonra suyun akıp akmadığını kontrol etmek istediğini söyledi. Bir musluk, yaşlı kadının hemen arkasında gözüküyordu. Başkan hışımla musluğu çevirdi. Epey zamandan beri su akmadığı için borularda fazla hava birikmiş olmalıydı. Öyle bir “tıss” sesi yükseldi ki, kapının dışında olanlar bile o sesi rahatlıkla duydu.

*İhtimalen ekibi tarafından yanlış bilgilendirilen Necati ağabey, hata yaptığını anlamıştı. Bozuntuya vermedi. “Ramazan, herkes oruç. Çay, kahve içemeyiz ama, sohbet ederiz” dedi ve bizi muhtarın evine davet etti. Evde bi süre sohbet ettik. Gergin hale getirdiği havayı, sohbetiyle yine Necati Güllülü dağıttı.

*Tanıdığım belediye başkanları içinde en renkli kişiliğe ve otoriteye sahip birisi olarak gördüğüm, Erzurum’a önemli hizmetleri dokunan Necati Güllülü ağabeye Allah’tan rahmet, kederli ailesi ve sevenlerine başsağlığı diliyorum.

📆 20 Nisan 2021 Salı 15:17   ·   💬 0 yorum   ·   ⎙ Yazdır

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

ERZURUM'DA HAVA

ERZURUM
Esentepe Avrupa Konutları
YENİ SAYI

YAZARLAR

RÖPORTAJLAR

ANKET

Üzgünüm, şu anda etkin anket yok.

BAĞLANTILAR