Karadayı Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Metin Karadayı, Kardelen Televizyonu’nda yayınlanan ‘Soruyorum’ programına canlı yayın konuğu olarak katıldı. Merak edilen tüm soruları cevaplandıran Karadayı, “Makro Kent’in ihalesine girdim battı dediler. Yaptım battı dediler. New City’nin hafriyatını alıyorum hala battı diyorlar. Bende gülüp geçiyorum” dedi.
Bölgenin uydu kanalı Kardelen Televizyonu’nda tecrübeli isim Sinan Özçaylak’ın moderatörlüğünde yayınlanan “Soruyorum” programının bu haftaki konuğu Karadayı Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Metin Karadayı oldu.
Gazeteci Yazar Talat Uzunyaylalı ile Mehmet Şener’in soru yağmuruna tuttuğu işadamı Karadayı, izleyicilerden SMS ile gelen soruları da cevaplandırdı. Palandöken ilçesindeki New City projesini detaylarıyla anlatan Karadayı, 230 milyon liraya mal olacak çalışmanın şimdiye kadar Erzurum’da yapılacak en büyük proje olduğunu vurguladı. New City’de 2 bin 200 konut yapılacağını ve bunun çok önemli bir rakam olduğunu kaydeden Karadayı, Erzurum’da bir ilki gerçekleştirerek konutlarda plan uygulamasını de değiştirdiklerini ve daha çok yeşil alan bıraktıklarını söyledi.
http://www.youtube.com/watch?feature=player_embedded&v=lwH3Q1zsJSA#!
“SON TEKNOLOJİ İLE ÇALIŞIYORUZ”
New City’de yapılacak konutların 13 kat olmasıyla ilgili gelen bir soruyu cevaplandıran Karadayı, “Fore kazık uygulaması yapıyoruz. Son teknoloji ile çalışıyor ve 40 metre yerin dibine iniyoruz. Tüm yapılan tünel kalıp sistemiyle inşa edilecek ve her biri çok sağlam olacak” dedi.
“GÜLÜP GEÇİYORUM”
“Karadayı battı” dedikodularıyla ilgili olarak da konuşan işadamı Ahmet Metin Karadayı, şunları söyledi. “Bu süreçte bir sürü spekülasyon çıktı. ‘Yapamaz, edemez’ dediler ama herkes biliyor ki Karadayı bu işi yapar. Makro Kent’i yaparken de dedikodular çıkmıştı. Araziyi satın aldım ‘battı’ dediler, ihaleyi aldım ‘yapamaz’ dediler. New City’de hafriyat alıyoruz hala ‘battı’ diyorlar. Ben de gülüp geçiyorum. Biz belediye ile anlaşamasak bile bize ait olan arazide bu projeyi zaten yapacaktık. Ben oranın arsasına 40 milyon lira para yatırdım. Biz projeye başlar başlamaz evlerin altındaki işyerlerini sattım. Belki inanmayacaksınız ama evlerde kullanacağım malzemeyi bile şimdiden satın aldım.”
İşadamı Karadayı ayrıca New City’de kullanacağı tüm malzemeleri Erzurum’dan aldığını vurguladı. Karadayı, “Milyonlarca liralık bir iş. Erzurum’un kazanması lazım. Bu yüzden Bursa’da inşaat malzemesi satan kardeşim varken ben demir hariç tüm malzememi Erzurum’dan satın alıyorum. Demiri hariç tutuyorum çünkü Makro Kenti yaparken, herkes ‘Karadayı battı’ dedi. 300 ton demir için teminat istediler, bana güvenmediler. Ama sağolsun Erzincan’daki Beşiktaşlar firması bana o gün gözü kapalı 300 ton demir verdi. Bu yüzden demiri oradan alıyorum” dedi.
Ahmet hocam; sizde çok iyi bilirsiniz ki meyve veren ağaç taşlanır. Ama ne yazık ki bizim memlekette bırakın meyve veren ağacın taşlanmasını , ağacı kökünden kazımak için koparıp atmak için elimizden geleni ardımıza koymayız. Siz rahat olun ve yolunuza devam ediniz. Allah yar ve yardımcınız olsun. Neden? sizden ev almadım, şu an için almak gibi bir tasarrufumda yok, ama inanın birazcık param olsa idi gözü kapalı getirir size sunardım. Ben Ahmet KARADAYI ya değil, genç ve bir o kadar da azimli bir iş adamına güvendiğim için, enerjisine ve müteşebbis ruhuna hayran olduğum için, ufkunun geniş ve hayallerinin güzide olmasına güvendiğim için desteklerim. Bizim halkımızın itibar ettiği fısıltı gazetesi her zaman görevinin başındadır bu durum yıllardır devam ede gelen bir husustur ancak şu ana kadar bu fısıltı gazetesinin manşetlerinin gerçekleştiğini de görmedim. Göreceğimiz de yoktur. Çünkü; biz gerçek Erzurum lular olarak bizim için yapılan en küçük bir atılımı dahi önemseyebilsek hem bu şehir açısından hem de geleceğimiz açısından çok daha güzel şeylerin oluştuğunu görebileceğiz. Fısıltı gazetesinin baş koordinatörlüğünü yapanların kimlerin olduğu veya amaçlarının ne olduğu bazı kesimlerimiz tarafından bilinmektedir ancak halkımız yanlış yönlendirildiği için gündem de kalmayı da devam ettirmektedir. Sinan hocam; lütfen Ahmet bey gibi elini taşın altına koymuş veya koymaya niyetli olan müteşebbislerimizi el üstünde tutturarak bu fısıltı gazetelerine aman vermeyiniz. Sizin medyadaki gücünüzün ve basın olarak yapabileceklerinizin bir atom bombasından daha etkili olduğunu artık bağıra bağıra haykırma zamanınız geldi. Ahmet bey gibi aynı özelliklere sahip genç ve dinamik bir ufku geniş insan olarak sizden istirhamım bu şehirde bulunan asalak ve istemezüük zihniyetindeki keneleri temizlemenizdir. Nasıl mı? İnadına , İnadına , İnadına ve bağıra bağıra Ahmet bey ve o’nun gibileri yanınıza alarak artık bu şehirde toplantı meraklısı , elden ele rapor üstüne rapor dolaştırıp, yapılan işleri beğenmediği halde kendisnin hiç bir icraatı olmayan insanlara karşı yeni bir kurtuluş mücadelesi vermenizdir. Bu kurtuluş mücadelesi sonunda kimlerin kazanacağını işte o zaman bu halk görecektir. Yolunuz açık olsun…