Aziziye anıtının çevresini sanki kasıtlı olarak otomobil ve minibüslerle çevirmişlerdi.
Aziziye savaşında halkın sergilediği kahramanlığı simgelemesi için yaptırılan anıtı, adeta kuşatma altına almışlardı.
Tarihe saygısızlık olarak nitelendirilen bu davranışı bizde fotoğrafla belgeleyerek gündeme taşımış, ilgilileri göreve çağırmıştık.
Hatta yazıyı şöyle noktalamıştık:
‘Sarhoşların mekanı’, şimdi de otomobillerin, minibüslerin işgaline uğradı.
Anıtı yaptıranların, Sebahattin Bulut’ların kemiğini sızlatan bu sahipsizliğe son vermek gerekmez mi?
Bu üzücü manzarayı yanı başında duran İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, Büyükşehir Belediye Başkanlığı, Valilik görmez mi?
Gören gözler rahatsız olmaz mı?
ANITIN ÇEVRESİ TEMİZ!
Geçenlerde Aziziye anıtına, ‘bir değişiklik olmuş mu’ diye tekrar uğradık.
Hayret bir şey, anıtın çevresinde tek taşıt yok.
Sonra giriş kapısına doğru bakınca fiziki engellemeyi gördük.
ÇAYKARA BERBATTI
Daha önce de Çaykara Caddesinin perişanlığını gündeme taşımıştık.
Yaşadığı kentin sorunları karşısında hassas olmak, sorumluluk duymak basının görevlerinden biridir.
Bizleri yakından izleyenler bilir.
Eskilerde mahalle mahalle sorunları yazar, çözüme katkıda bulunurduk.
Vatandaş konuşur, muhtar derdini anlatırdı.
Günümüzde ise vatandaş ismini bile söylemeye korkuyor.
Gazeteciye “Sen yaz, benden duymamış ol” diyor.
Benzer durumu 12 Eylül 1980 ihtilalından sonra görmüştük.
Neyse, konuyu dağıtmayalım.
TEŞEKKÜR
Çaykara’da durum gerçekten vahimdi.
Cadde geceleri karanlık, kaldırımlar, refüj perişan haldeydi.
Sonra birileri çıktı, alt yapıyı düzeltti, ardından direkleri dikti ve elektrik verdi.
Şükür cadde aydınlığa kavuştu.
ESKİ’nin önündeki kaldırım yapımı hızlandırıldı.
Orta refüjün arası toprakla dolduruldu.
Birisi ‘düşecek ayağını kıracak’, ya da ‘otomobilin altında kalacak’ diye endişelendik.
Sorumlular ise çok rahat.
Yarın bir olay halinde sanki tazminatı bizden isteyecekler.
İşte bunları dikkate alarak yazdığımız Çaykara’daki sorun çözüme kavuştu.
Her iki konuda önceleri eleştirdiğimiz Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Küçükler’e bu kez teşekkürlerimizi yolluyoruz.
Sayın Sabuncuoğlu, çevreye duyarlılığınız ve görmezden gelmediğiniz için öncelikle bir Erzurumlu olarak teşekkür ederim. Lakin Anıtların çevresi ile ilgili olarak yapmış olduğunuz haberi doğru, ancak zamansız buluyorum. Nitekim, katlı otopark yapımı kapsamında Defterdarlık binasının etrafının kapalı olması nedeni ile, başta Valilik ve Defterdarlık personeli ile bu Kurumlara işi düşen vatandaşlar araçlarını park edecek yer arayışı işine girdiler. Bu arayış vatandaşları Aziziye Bahçesi ve Anıtların etrafında boş olan alana sevk etti. İnşaat yapımı sürecinde bu alanlar iyi bir park alanı vazifesi yaptı ve Vatandaş rahat bir nefes aldı. Ancak, son bir haftadır anıtların ve aziziye bahçesinin girişlerine beton engeller konulması sonucunda bu alanalr artık park alanı olarak kullanılmıyor. Şimdi vatandaş olarak ben soruyorum: Katlı otopark tamamlanmış olarak görünmesine karşın daha hizmete açılmadan, Aziziye Bahçesi ve Anıtlar Çevresinin kapatılmış olması, Valilik binası ve çevresindeki tüm yolların, ara yolların, ve dahi otobüs duraklarının araçlarla dolması, Vatandaşların korkunç bir park yeri arama baskısına itilmesi normal mi? Bir haberci ve Vatandaş olarak, anıtların çevresindeki araçların görüntüsü sizi rahatsız ediyor da, Valilik, Belediye, Gelir İdaresi gibi kurumların çevresindeki yollarda, ara sokaklarda çift sıraya çıkan araç parkı görüntüsü sizi rahatsız etmiyor muki teşekkür ediyorsunuz?
Saygılarımla.